1902 yılında İstanbul Kadıköy’de Sait Paşa’nın torunu olarak dünyaya gelen Afife’nin çocukluğu hep sahne hayali kurarak geçmiştir. O zamanlarda Türk ve Müslüman kadınların tiyatro ile uğraşmaları ve sahneye çıkmaları yasak olsa da Milli Mücadele ile birlikte Türk ve Müslüman kadınlarının tiyatroya katılabilmesi için uygun zemin oluşturulmaya başlamıştır. Afife 1918’de Darülbedayi’ye (Şehir Tiyatroları) sınavına girmiş ve kabul edilen şanslı 5 kadından birisi olmuştur. Bu şanslı beş öğrenci dersleri takip edebilecekti ancak sadece kadınların izleyicisi olduğu oyunları sahneleyebileceklerdi. Darülbedayi tarafından sahnelenen Hüseyin Suat’ın Yamalar adlı oyunundaki Emel rolünü oynayan Elizabeth Binemeciyan’ın yurt dışında olması sebebiyle onun yerine Jale adıyla sahneye çıkmasıyla Afife gerçek sahneyle sonunda tanışmıştır.
Ancak kurulmaya çalışan düzen çok kısa sürmüş ve birkaç ay sonra İçişleri Bakanlığı kararı ile “Müslüman kadınların sahneye çıkmaması”na dair karar almış ve bu karar sonucunda Afife, Darülbedayi kadrosundan çıkartılmıştır.
Afife, hayallerinin babası tarafından da desteklenmemesi üzerine evi terk ederek Burhanettin Kumpanya’sına katılarak Türk ve Müslüman kadınları tiyatro sanatına teşvik etmiş ve sahneye çıkmaları için cesaretlendirmiştir.
Burhanettin Kumpanyası’nın ardından İbnürrefik Ahmed Nuri Bey’in Yeni Tiyatro Heyeti’ne katılmış ve misyonuna devam etmiştir. Kurtuluş Savaşı’nın ardından Fikret Şadi’nin Milli Sahnesiyle ülke genelinde illeri ziyaret etmeye ve oyun sergilemeye başlamıştır.
Her ne kadar Afife sahnede olmak için çabalasa da oyunlarından önce hep polisler tarafından engellenmiş ve sahneden uzaklaştırılmaya çalışılmıştır. Afife her ne kadar hayalleri için çabalamaya devam etmek istese de yaşadığı sıkıntılar Afife’ye dayanılamayacak kadar şiddetli baş ağrıları yaşatmaya başlamıştır. Türkiye Cumhuriyeti kadınlara sahnede özgürlük tanıdığı dönemde Afife baş ağrıları sebebi ile morfin bağımlısı hale gelmiş ve sahnelerden uzaklaşmış ve 1941 yılında yapayalnız yattığı hastaneden morfin bağımlılığı sebebiyle hayata gözlerini yummuştur.
1977 yılından Afife Jale Tiyatro Ödülleri düzenlenmekte ve Türkiye’de kadının tiyatro sanatındaki önünü açan Afife’nin anısı yaşatılmaya devam etmektedir.