Fifa 2022 Dünya Kupası akıllardan kazınmayacak bir finalle son buldu. Biz de gündemden sapmayalım dedik ve en azından bir dört yıl sonraya kadar bugünlük yine gündemimiz Dünya Kupası olacak. Konumuz ise bu heyecanlı yarış için Katar’da inşa edilmiş olan statlar.
Dört yılda bir süren ve dünyanın her yerinde sabırsızlıkla beklenen bu küresel etkinlik için ev sahibi olan ülkenin hazırlık süreci oldukça uzun sürüyor. Bilindiği gibi bu yıl ev sahibi Katardı ve dünya kupasına ilk kez bir Arap ülkesi ev sahipliği yapmış oldu böylece. Katar zorlu iklim koşullarına uygun 8 farklı stadyum yaptı bu etkinlik için. Hedefte ise sürdürülebilirlik vardı.
Bu statlar:
Al Janoub Stadyumu (Zaha Hadid Architects + AECOM)
Al Thumama Stadyumu (Ibrahim Jaidah Architects & Engineers)
Al Bayt Stadyumu (AS+P Albert Speer + Partner ve Dar Al-Handasah)
Ahmad bin Ali Stadyumu (BDP Pattern, Ramboll ve AECOM)
Khalifa Uluslararası Stadyumu (Aspire Zone Vakfı)
Lusail Stadyumu (Foster + Partners ve Populous)
Education City Stadyumu (Fenwick Iribarren Architects)
Stadyum 974 (Fenwick Iribarren Architects).
Bu sekiz adet stat arasında en ilgi çekici olanı ise Doha merkezinin 10 kilometre doğusunda yer alan 40.000 kişilik kapasitesiyle Stadyum 974. İspanyol kökenli stüdyo Fenwick Iribarren Architects tarafından tasarlanan bu stadın konsepti oluşturulurken Katar’ın denizcilik faaliyetlerinden ilham alınmış. İsminde de geçen 974 sayısının ise özel anlamları var; hem Katar’ın uluslararası telefon kodu hem de stadyumun yapımında kullanılan nakliye konteynerlarının adedi. Geleneksel stadyum yapılarına göre öne çıkmasındaki sebep ise işte bu nakliye konteynırlarıyla birlikte modüler olarak inşa edilmiş olması ve geçici bir mekan olma özelliği göstermesi. Yapı, Dünya Kupası’nın bitimiyle olduğu gibi sökülecek ve deniz kıyısında halk için geliştirilecek olan başka bir proje için kullanılacak. Daha az inşaat malzemesi kullanılarak yapılması, parçaları geri dönüştürülmüş çelik yapıyla beraber konteyner kullanılması ise başta belirlenen sürdürülebilirlik hedefiyle uyumlu ve yine alışılagelen stadyum yapılarından ayrışan bir diğer önemli özelliği olarak görünüyor. Deniz kıyısındaki konumu ise bilinçli bir seçim ve doğal bir soğutma ve esinti görevi görmesi ki; bu da stadın çevre dostu özellikleri arasında.
Bence statla ilgili en ilginç nokta ise konteynerlerden inşa edilen stadyumun yapısı gereği maçlar boyunca taraftarların tezahürat şekillerine de etki etmesi; konteynerlerden çıkan sesler nedeniyle ayaklarını yere vuran taraftarlar diğer stadlardakine göre daha farklı bir atmosfer yakalamış oldu.
FIFA Dünya Kupası tarihindeki tamamen demonte olarak tasarlanmış olan bu ilk stadyum, Brezilya’nın Güney Kore’yi 4-1 mağlup ettiği maçla beraber kapılarını kapattı ve toplam 7 maça ev sahipliği yapmış oldu böylece. Maçların hemen ardından bir defileye de ev sahipliği yapmış olan stadyumun söküm işlemleri için hazırlıklara başlandı bile. Fakat stada olan ilgi tüm hızıyla devam ediyor ve sökülmeden önce önünde fotoğraf çektirmek isteyen ziyaretçilerin akınına uğruyor şu günlerde.