Fitness sektöründe merkezi bölgeye yönelik egzersiz rutinlerine rastlamak mümkündür. Ancak tekrarlı eğilme-bükülme hareketlerinin omurgada dejenerasyona yol açtığı iddia edilmektedir. Yanlış uygulamalar sonucunda özellikle bel bölgesinde yüksek seviyede ağrılar da bununla birlikte artmaktadır.
Merkezi bölgenin gelişmesinde alternatif güvenli ve etkili egzersiz metodolojilerine ihtiyaç duyulmaktadır. İşte bu noktada anti-hareket egzersiz yaklaşımının etkili olabileceğini söyleyebiliriz.
Newton’un 3. Yasası olan Etki-Tepki yasasından yola çıkarak;
Anti-hareket uygulamalarında, omurga güvenli aralık olarak isimlendirilen sınırla kalmakta ve dış kuvvetlere “karşı moment kuvveti” meydana gelmektedir.
Genel olarak sıkça kullanılan Crunch yani Mekik olarak bilinen Gövde Fleksiyonu (Gövde Bükülmesi) egzersizini gerçekleştirirken omurgaya binen yükün fazla olması sebebiyle aslında çokta fazla tercih etmek doğru olmayabilir.
Bunun yerine gelin Anti-Hareket Kavramındaki hareketlerin içeriğine bakalım;
Anti-Ekstansiyon; sagital eksende gövdenin fleksiyonuna karşı direnebilecek olan ekstansör kas gruplarının aktif olduğu uygulamalardır. Bunlar; transversospinalis, iliocostal, spinalis ve long dorsal kaslarıdır.
Örnek Egzersiz; Elbow Plank
Anti-Fleksiyon; sagital eksende gövdenin ekstansiyonuna karşı direnebilecek olan fleksör kas gruplarının aktif olduğu uygulamalardır. Bunlar; rektus abdominis ve oblik kaslarıdır.
Örnek Egzersiz; Reverse Elbow Plank
Anti-Rotasyon; gövdenin transvers eksende dönmesini engelleyen, hareketin karşı tarafında konumlanmış kasların aktif olduğu uygulamalardır. Bahsedilen bu kaslarda kontralateral fonksiyon bulunmaktadır. Bunlar; eksternal oblik, transversospinalis ve iliopsoas kaslarıdır.
Örnek Egzersiz; Pall of Press
Anti-Lateral fleksiyon; frontal eksende gövdenin bükülmesini engelleyen kasların aktif olduğu uygulamalardır. Bunlar; quadratus lumborum ve oblik kaslarıdır.
Örnek Egzersiz; Low to Hig Woodchop